15 Ocak 2012 Pazar

POLİS TEŞKİLATININ ÇITASI


Polis teşkilatı, iç güvenliğin sağlanması hususunda önemli misyona sahiptir. Tüm nüfusun yüzde 80’inden fazlasına güvenlik hizmeti vermektedir.

Güvende olma halinin önemi, güvensizliğin yaşandığı anlarda daha iyi anlaşılır.

Güvende olma hali; eğitimli ve anlayışlı bir toplum ile o toplumdan çıkan güvenlik görevlilerinin varlığıyla mümkündür.

Güvensizlik ortamı ise planlaması olmayan, yeterince örgütlenemeyen, iyi denetlenemeyen, hukukun üstünlüğü ilkesini özümseyemeyen, moral ve motivasyondan yoksun kolluk görevlileri varsa kaçınılmaz olacaktır.

İyiyi, doğruyu, güzeli ve faydalıyı yakalama adına bir senaryoyu sahneleyelim:

Polis teşkilatında dört sınıf olsun.

Polis memurları sınıfı,

Orta kademe amirler sınıfı,

Yöneticiler sınıfı,

Üstatlar sınıfı.

Şimdi her bir sınıftan birkaç cümle söz edelim:

Polis memurları sınıfı: Gerçek anlamda polisliği yapan sınıftır. Teşkilatın gerçek sahipleridir. En çok onlar çalışır. Teşkilat, onların ismiyle anılır. Varlıklarının önemi amir sınıfınca idrak edilmektedir. Rütbelerinin olmayışı bir kayıp değildir. 8, 16 ve 24 yıl sonunda üç kademe alırlar.

Orta kademe amirler sınıfı: Amir olmakla sorumluluk artmaktadır. Amirlik, memur olmaktan farklı bir roldür. Bu fark, hizmet kalitesinin artmasına yol açarsa anlam kazanacaktır. “Nasıl olsa amir oldum, daha az nöbet tutarım, daha az yorulurum” gibi bir mantığın zararları herkesçe bilinmelidir. Orta kademe amir sınıfında komiser, yarkomiser ve serkomiserler vardır. (Bugünkü komiser yardımcısı, komiser ve başkomiser) Altı yılda bir terfi etmelidirler. Piramidin bozulması durumuna karşılık altı yıllık sürenin erken veya geç yapılması İdarece belirlenmelidir. En fazla Aygüven rütbesine kadar yükselmelidirler. (Bugünkü şube müdürü) Daha üst rütbelere yükselmeleri için ihtiyaç olması gerekmektedir. Üç yıl süre aygüven rütbesinde çalışıldığında, yükselemese dahi emekli oluncaya kadar sergüvenin özlük haklarını almalıdırlar.

Yöneticiler sınıfı: Bu sınıfta yargüven (bugünkü il emniyet müdür yardımcısı, eğitim birimleri müdür yardımcısı, daire başkan yardımcısı) ve sergüven (bugünkü il emniyet müdürü, eğitim birimleri müdürü, daire başkanı) vardır. Sergüven sayısı; il, okul ve daire başkanlığı sayısı kadar olmalıdır. Yargüvenler arasından seçilmeli ve atanmalıdırlar. Örneğin 160 sergüven varsa iki katı olan 320 yargüven olmalıdır. Yargüvenliğe yükselecek olanlar çok özel ve çok donanımlı yöneticiler olmalıdırlar. Mesleğe başladıktan itibaren master, yabancı dil, inceleme, araştırma, yeni düşünceler geliştirme gibi konularda fark yaratanlar arasından seçilmelidirler. Sergüvenlerin de onlar arasından seçileceği düşünüldüğünde kalite daha da artmış olacaktır.

Üstatlar sınıfı: Bu sınıfta Emniyet Genel Müdürü ile beş ayrı hizmet başkanlığı sorumluları vardır. Genel müdür, polis teşkilatının en üst yöneticisidir. Jandarmayla, sahil güvenlikle ve özel güvenlikle ilişkileri sağlar. Türk polisinin uluslararası alanda gelişimine ön olur. Beş hizmet bölüm başkanlığı arasında koordinasyonu yürütür. Basın ve halkla ilişkiler konusunu takip eder.

Hizmet bölüm başkanları, kendilerine bağlı hizmet birimleriyle anılırlar. (Bugünkü emniyet genel müdür yardımcıları)

İnsan Kaynakları Bölüm Başkanı,

Adli Hizmetler Bölüm Başkanı,

Operasyonel Hizmetler Bölüm Başkanı,

Lojistik Hizmetler Bölüm Başkanı,

Trafik Hizmetleri Bölüm Başkanı.

Her biri kendi departmanlarının “ses getiren” yetkilileridir. Bugünkü genel müdür yardımcıları için söylenen “Genel müdürün yardımcısıdır, onun vereceği görevleri yapar” sözlerinin yetersizliğini ortaya koymalıdırlar. Çağdaş yönetim alanında telaffuz edilen görev, yetki ve sorumluluk kavramlarını tam anlamıyla uygulamaya geçirmelidirler. Alanda edindiği bilgileri ve tecrübeleri modern yönetim anlayışıyla harmanlayarak hizmette verimliliği artırmalıdırlar.

Genel müdür ve beş ayrı hizmet başkanı, 160 yöneticiden seçilmelidir. Genel müdür seçiminde bilgili olmanın yanı sıra, hitabet, liderlik, özgüven sahibi olma ve temsil etme özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Hizmet bölüm başkanları ise kendi alanlarında söz sahibi olanlar arasından atanmalıdırlar.

Özellikle yönetici sınıfına yükselmelerde öylesine rasyonel atamalar yapılmalıdır ki öteki meslektaşları arasında da aynı memnuniyet hissedilebilmelidir. Yönetici ve üstatlar sınıfına geçenlerin geçmişte fazladan edindikleri yüksek lisans, master, doktora, yabancı dil, inceleme, bilimsel araştırma, suçun önlenmesine dair yeni yöntem gibi fazlalıkları kendi emsalleri tarafından da bilineceği için atamalarda hoşnutsuzluklar yaşanmayacak ve böylece iç huzur da bozulmayacaktır. Pratisyen hekimin durup dururken doçent ya da profesör olamayacağını bildiği gibi..

Başmüfettişler, 160 sergüven arasından seçilmelidir. Hizmet bölüm başkanları ile aynı statüde olmalıdırlar. Yani hizmet bölüm başkanlarının özlük haklarını almalıdırlar. Sayısı 40 civarında olmalıdır. Ayrıca başmüfettişler ile birlikte görev yapacak olan müfettişler ise en az üç yıl şube müdürlüğü yapmış olanlardan ve bu konuda performans sahibi amirlerden seçilmelidir. Müfettişliğe seçilecek aygüvenlerin (şube müdürlerinin) geçmişte yaptıkları idari soruşturma raporları, adli soruşturma raporları ve trafik kaza raporları göz önünde bulundurulmalıdır. Sayısı 60 kadar olmalıdır. Müfettişler, karmaşık olmayan durumlarda başmüfettişler olmaksızın müstakilen görevlendirilebilmelidirler. Başmüfettişlik ihtiyacının yarısı, üstün performans gösteren müfettişlerden seçilmelidir.

Çıtanın yükselmesi hemen mümkün olmaz. Ama hepimiz yükselsin isteriz.

Özlemi dile getirmenin sermayesi yok ya…

En azından ilerde “Nostaljik bir senaryoydu” denilip geçilir…

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder