6 Ocak 2018 Cumartesi

SU YOKSA YETİŞMİŞ İNSAN VAR


Kars’ı bir bahar günü görmüştüm. Upuzun ve yeşil düzlükleri tablo güzelliğindeydi. Toprak, vereceğini vermişti. Ama havanın erken soğumasıyla ürünler yeterince olgunlaşamıyordu.
Sonra Kıbrıs’ı gördüm. Begonvil ve alev ağaçları, beldeleri kırmızıya boyamıştı. Mimozanın sarısı, zakkumun alı, moru, beyazı zenginliğe zenginlik katıyordu. Ama Akdeniz’in sarı sıcağı bu renk cümbüşünü kıskanabiliyordu. Toprak, sudan yoksun kalınca ürününü yarıda bırakabiliyordu.
Aslında insanlar, atalarından gördükleri usullerle soğuğa ve sıcağa karşı yerel tedbirler alarak ürün miktarlarını artırma çabası içindedirler. Devlet de devreye girerek ormanlar, göletler gibi suni çözümlerle halka rehber olmaktadır.
Sıcağın hâkim olduğu Kıbrıs coğrafyasında halk; sosyal, kültürel ve ekonomik yönden belirgin bir gelişmişlik içindedir. Birçok köydeki banka ve kuyumcu dükkânları bu iddiayı doğrular niteliktedir. Ayrıca çocuk yetiştirmedeki çaba; sosyal ve kültürel gelişim demektir. Geleceğe yatırım yapmak demektir. Bir anlamda yetişmiş insan müjdesi demektir.
Eğitimci Ziya Öztürkler’in Bir Gelecek Düşlüyorum adlı kitabında belirttiği gibi 2016-2017 öğretim döneminde Kuzey Kıbrıs’taki liselerden mezun 2736 öğrencinin yüzde 75’i üniversitelere devam etmektedir.
Yükseköğrenimde böylesine eğitimli ve donanımlı bir gençlikle geleceğe göz kırpmak oldukça sevindiricidir. Ancak meslek ve sanatla ilgili işlerde arzulanan gelişmişliğin yakalanamadığı gözlenmektedir. Bunun çözümü ise eğitimli grubun getireceği önerilerdir.
Geçmişte Türkiye’de köy enstitüleriyle, Kuzey Kıbrıs’ta Atatürk öğretmen okuluyla doldurulan bu boşluk, günümüzde meslek liseleri ve meslek yüksekokullarıyla doldurulmaya çalışılmaktadır. Dünya; tarım ve sanayi döneminden sonra bilgi çağını yaşamaktadır. Tarım ve sanayinin altı doldurulmadıkça bilgi çağı eğreti duracaktır. Burada küçük bir ayrıntı daha vardır: Kamuda çalışanlar birinci sınıf, meslek ve sanat erbapları ikinci sınıf görülmemelidir.


Hiç yorum yok :

Yorum Gönder